31 Mart 2010 Çarşamba

düztaban

lan günlük ..

bi terslik var üstümde anlamadım gitti lan .. düz taban mıyım lanet miyim anlamadım ki .. hani bi şarkı vardı ne zaman arabamı yıkasam mutlaka yaaaamur yağaar .. filan diodu .. bi arabam olsa da yıkasam kesin çalarlar .. sen tahmin et üstümdeki laneti ..

herşey pek güzel amanda yolunda derken başladı terslik silsilem ..

dokunduğum bilgisayarın harddiski yandı ,, sarja kattığım telefonun ekranı gitti ve hattı kapandı 2 saat içinde ,, ısmarladığım hamburgerin içinden bacon çıktı ,, girdiğim odada tablolar yere düşerken bindiğim arabanın frenlerine anlamadığım dilde bişiyler oldu .. tam heveslendim evime gidicem erkenden diye gene haftasonuna kaldım .. tam bir aydır tavşan gibi baktığım gözlerim beyazın kavuştu derken bu seferde dudağımda uçuk çıktı .. tam heveslendim sevdiğim grubun performansı var diye .. bi gün kala iptal edildi o kadar da gitmeye uğraşmışken ..

ölücem desem ölüm öncesi iyilik çöker .. hayat daha uzun süre benimle sanırım .. kusuyo bu ara tersliklerini ..

Yarebbbiiiim eve bi gidiyim kurrrşun döktürücem .. kendime okutup üfleticem .. kendimi geçtim toplum için tehlike oluşturuyorum ..

sevgili günlük ..

bitti

28 Mart 2010 Pazar

a hey hey heey

ve ikinci pazarım ..
bu sefer yalnız yapmıycam kahvaltımı son anda direkten döndüm .. yalnız bırakmayan cankuşlarım sağolsun ..

üstümde inanılmaz bi yorgunluk , bitkinlik .. darmadağın olmus bi biyolojik saat .. 6 saat geri 2 saat ileri .. 2 haftadır günleri hiç 24 saat yaşayamadım layığıyla , 2 haftadır hiç bişey yapamadım kendim için .. yok yanlış anlaşılmasın şikayet için değil ama yoruldum be yahu .. baya yoruldum bn .. bi de bi sıkıntı içimde sorma gitsin .. anlasam da sebebini getirisini ve sonucunu yinede sıkılıyor canım .. birden doluveriyo gözlerm.. ağır geliyo büyük değişimim gururla yaşayıp anlatsamda ,, hani herşey birden oldu ya .. hani ben aslında hazır da değildim ya .. ha şimdi de alışmaya çalışıyorum ya kombo değişime .. ohf ki ne ohf .. işte kendimi kötü hissediyorum .. herşeyi yanlış yapıomusum gibi .. hiç bişi bilmiyomusum gibi .. (ki bilmiyorum da zaten ama) herşeyi unutuyorum .. iyi dayanıyolar bana ,, öğrnicem ama .. biliyolar ..

darlanıyorum ve dışarı atıorum kendimi .. sahilde denize nazır yapılacak güzel bi kahvaltıya doğru seğirtiyorum .. kötü olsa da bi çok şey eminim ki böyle kalmıycak ,, daha bi eminim ki herşey inanılmaz güzel olucak ,, yoksa annemin baktırdığı falların ne anlamı olurdu di mi ?=) daha iyisi gelene kadar en iyi günüm bu ,, ve tadını çıkarmalı ,,

güzel bi pazar olsun blogger .. saygılar ..

21 Mart 2010 Pazar

ilk pazar

ve sonunda evimde ilk pazarım .. ilk kahvaltım .. taiwandan taze dönüp almanyaya gitmeden önceki 3 günümden biri,, hava güzel .. ben bi önceki günün yorgunluğunu atmışım üstümden .. sanki hiç pazartesi olmayacak gibi bi mutluluk .. sonra cankuş arkadasla buluşulacak olmasının sevinci .. az buz değil 9 aydır görememişim .. aradığım anda günü planlayan , telefonu neşeyle açıp her daim umutla konusan insan ..

bi mutluluk .. bi huzur .. herşeye şükür .. şu yazıyı yazabilmek için beklenen ,, katlanılan ,, dayanılan her güne şükür .. vazgeçmemeye şükür .. saçma hayallerin ardına takılmamaya ,, yoldan saptığımda beni çekip çıkaranlara ,, her daim desteğini eksik etmeyenlere,, yolları sabırla öğretenlere ,, kaybolduğumda navigatör olanlara,, beceremedim dediğimde dünya yol tepip sırf kombimi yakmaya gelenlere şükür .. karanlık yolumda hergün bana eşlik eden telefonun ucuna şükür ..

sonra bi geri çekiliş .. hayata uzaktan bakış .. bi kuple yalnızlık .. bi kuple korku .. bolca da yorgunluk .. yapılması şart milyon şey .. doldurulacak kocaman bi oda.. kocaman bi dolap .. 5 ay sonrasını görememe .. işi öğrenme .. herşeye rağmen diz boyu belirsizlik .. erken saatteki dönüş otobüsünün stresi.. sıkıntısı .. bol bol da korkusu ..

diz boyu özlem .. yalnız yapılan kahvaltı .. telefonda giderilen hasret .. parfüm kokusu duyup gözlerin dolması .. mutlu habere uzaktan eşlik etme ,, üzüntüyü bi başına yaşama .. hiç ummazken memleket hasreti .. soğuğuna hasretlik .. bilinmeyeni beklerken taiwanda dökülen gözyaşı .. cankuşla eş zamanlı eş duygu besleyip 24 saat mesafede 6 saatlik farkla yaşama .. dokunamama ,, sarılamama ,, omuzda ağlayamama .. sadece konuşma .. anlatma ..

sonra kurulmuş hayallere bakma ,, çok uzağa değil en yakın zamanlıya .. şimdi ölü gibi sessiz olanla sözde evde ilk pazar yapılacak krepler .. tencere içindeki kaşıklar .. sen gel herşey güzel olacakların gelindiğinden beri bi kere görmemeyle sonlanması ..

beklentilerin hep ayağının yorganın dışında kalması .. her daim üzüp ağlatan sevgilinin yara saran dosttan arşın arşın ilerde olması .. daha da kötüsü bilinsede kabul edilmek istenmeyen gerçeğin kabullenilmesi ..

izlenecek flmlerin bir ortaköy gününde hediyeleşmeden son bulması ..

sonra sıyrılma .. verilen telkinler .. bitecek ki başladık .. dayan .. sabır .. temmuzda sınav .. ağustosta okul arama .. ev arama .. ve eylül ..resetlenmiş hayat .. bu sefer olacak hayaller .. eminönünde yenecek balıklar ,, köprünün ayagında edilecek kahvaltılar .. ikeadan alınacak mobilyalar .. misafirliğe gelecek cezmi ..

ah be istanbul .. çok güzelsin .. bakamaya kıyamadıkları kız gibisin .. bi onun kadar da nazlı ,, hırçın ve saldırgansın ..

olsun pazarın güzel ..

12 Mart 2010 Cuma

ışınla lan skati beni ..

sıkıldım çok .. bunaldım da .. şööyle bi hafta kaçır beni burdan .. ama döndüğümde bütün işler hallolmuş, hava düzelmiş , evime kadar tüp geçit yapılmış olsun .. ha bide annemleri özledim onlar da gelmiş olsun .. ev temiz ,, ocakta yemek olsun .. aöf çalışmak lazım .. ben dinlenirken öğrenmiş olim onları da .. maaşım yatsın daha güzel bi de iş buliim ..

ha ne ? ha makina ısınmadı diyosun .. ha kendim gidiyim .. Allah senin de cezanı versin skati .. son umudum sendin halbuki ..

1 Mart 2010 Pazartesi

yeni hayat falan ..

ve gene herşey çıktı kontrolümden .. zaten ne zamn rutine bağlamıştı ki diyesim haykırasım gelio .. ne zamn plan yapsam zaten hiç olmadı .. hiç çalışmadığım yerlerden sordu hayat ..

ouww .. çok hazninli bi giriş oldu .. ama iyiym ben ya .. sadece fazlaca hızlı geçio herşey gözlerimin önünden .. seyirci olmayı bırak senkronize dahi ilerleyemioruz gelişmelerle .. ama içimde uslanmaz bi salak var herşeyin süper olucağına inanıo .. sadece zamn lazım ..

gezmeye görmeye bi kuple hava almaya gittiğim şehirde hiç hazırlıksızken iş buldum .. valizimde 2 parça eşyam .. kırılmış, bi parça kalmış umudum ve boş bir cüzdanım vardı .. hani o kadar hazırlıksız .. sonra .. sonrası geldi bi anda, işe başladım. Anlamadan işe başladım .. sigortam bile başladı .. firma üzerimde plan yapmaya bile başladı .. ev ve mobilya aramaya başladım .. hani ben hep planlar yapmıştım ya .. onları kurarken ilerliyodu hayat ..

hiç bilmediğim bir işte . bir şehirde ve yepyeni insanlarla hayat kurmaya çalışıyorum .. eskileri ve eskişehiri özleyip yeniye adapte çabasındayım şu ara .. herkes arkamdan üzülüp yüzüme mutlu oluyo .. yok artık dediğim insanlar kötü yorumlarıyla ya da salt ilgisizliğiyle yaralıyolar .. ve ben yeni şeyler öğreniyorum hayata dair istanbulun yollarında kaybolduğum hergün .. kendimi minicik bi kız çocuğu hissediyorum kocaman şehirde .. o keşmekeşin ortasında .. sabah kargalarla kalkıp gittiğim işimden akşam yorgun argın dönüyorum .. yolda kendime küfür ettiğim sırada da soruyorum kendime ne işim var diye .. nie ki hani .. zor işte,, niye ?? sonra sola doğru çeviriyorum kafami .. bi karasal iklim insanı olarak onu görüyorum .. en büyük özlemim .. deniz .. lanet olsun sana diyip 2de ona sayarak devam ediyorum yoluma .. ama daha dik .. daha emin ve daha umutlu ..

kendime not :
 yaptığını anlamasa da seni koşulsuz şartsız destekleyen tek topluluk aileymiş ..
 madem istiyosun git yaşa .. kendi ayaklarının üzerinde dur demek geniş gönüllülerin işiymiş ..
 insanlar hata kollarmış..
 var sandığım aslında yokmuş ..
 aileden ayrılmak çok zormuş .. valiz toplamak her zaman keyifli değilmiş ..
 gülmek için ciddi çene kası hareketi gerekliymiş ..
 mobilyalar ciddi pahalıymış ..