tüm insanlar yalancıdır ..
öyle veya böyle .. yalanla doğar .. yalanla büyür, öngörüleni yaşar ve yine yalanlarla ölür .. doğrular ise hep cam fanuslarda , yastık altlarında ve ceket ceplerinde saklanır ..
doğrular aslında hep sır olanlardır .. yalanlar is havada savrulan .. tahammülü yoktur insanoğlunun doğrunun ayyuğa çıkmasına .. zırhı delinmişcesine sağa sola savrulması, ağlaması ve mutsuzluğu işte bu yüzdendir ..
yalan söylemeye kendiyle başlar insan .. en büyük yalanı zaten kendine söyler insan ..en büyük yalanı kendilerine söyleyen insan ; öğretilmiş başarılarla,filizi kesilmiş duygularla ve hintlivari bi pozitiflikle yaşar .. ve en acısı söylediği yalanı nadiren farkeder ..
zira salaktır insanoğlu .. iyi değilken iyiyim der kişisel motivasyon kisvesi altında .. mutluymuş gibi yapar , pozitif kalma gayreti evrene pozitif enerji gönderme saçmalıklarının tümü bir gün gerçekten iyi olabilmek adınadır .. yani gelecek zamanın hikayesini hastalıklı bi kafayla yaşar .. ve asla kabullenemez mutsuzluğu ,yenilgiyi ve kaybetmeyi .. hep bi polyanna ,, hep bi masa kahramanı .. erkek dayak yediği kavgada kendini savunur sen bide karşı tarafı gör narasında ; kadın ise benim kocam yapmaz safsatasında ..
insanoğlu unutur bazen "insan" olduğunu .. deri ve kemikten .. duygu ve arzudan donandığını .. etrafındakilerin de aynı şekilde formülize edildiğini .. ya yapmadığını ister karşı taraftan mütemadiyen veya karşı tarafı bürünemeyeceği bi kostüme hapsetmek derdinde ömrünce .. nihayetinde ise sonsuz bi mutsuzluk .. inceden .. sızlayan yara gibi .. delikanlı damarı yenilgiyi kabullenemediğinden ise hep sinirli , hep öfkeli kendine ve diğerlerine .. ne yüzü güler .. ne gönlü .. herkesin alnında bi agresif çizgi .. gülmekten kaz ayağı olan yok denecek kadar ..
kabullenmek büyük erdem azizim .. öncelikle kendini , duygularını , sonra başkalarını .. herşeyin iyi gitmeyeceğini , bazen yenileceğini , düşeceğini , dibe vuracağını ..
insanın süperman olmadığını kabullenmesi büyük erdem ..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder