12 Nisan 2011 Salı

cennetten bi gün ..

bi gün hayal et ..

çalışmadığın bir cumartesi düşün .. (fazlası olmadan bu bile yeterince güzel zaten)

sonra bu güne dünyanın en güzel yerinde başladığını düşün .. uzun uzun esneyerek girdiğin ılık duşla güne başladığını .. en güzel kahvaltıyı yaptığını .. ardından ta içine işleyen güneşin altında kuş cıvıltıları ve incecik bi esintide upuzun bi doğa yürüyüşü yaptığını .. sahilde uzun uzun denizi seyrettiğini .. acıkan karnını şöööyle kaşarlı sıcacık bi gözlemeyle doyurduğunu ..

bu yorgunluğun üstüne bi ılık duş daha alıp tatlı tatlı tembellik yaptığını .. baya baya cennetten bi gün çaldığını düşün .. hani 1000 yıl iyilik yapsam buncasını yaşayamazdım dediğin bi gün hayal et ..

sonra o güne olabilecek en kötü şekilde devam et .. nasıl mı?

mesela keyif almak için gittiğin canlı müzikte sırasıyla ..

benim senden daha fazla sevecek kimsem yok artık ..
yürekli olmadan meydan okunmadan yaşanmaz aşk ..
aşk için ölmeli aşk o zaman aşk ../Alahımm Allahımm ateşlere yürüyorum .. aşk ile büyüyorum ..

ve en son ..

huysuz ve tatlı kadın ..

çaldığını ..

bi an bunları ziyadesiyle hayatında gerçeklediğini, her alternatifi hayatında görüp deli gibi korktuğunu ve adım adım öldüğünü, zaten cennetten çalınmış gününün de bittiğini düşün ..

sabahlara kadar iç .. galon galon iç .. sonra da sız ..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder