"Allahım" dedi Şems ..
"çok yalnızım .. görüyorsun .. ya, bu yalnızlığımı unutturacak, kalbi benimle atacak , canımdan yakın bir can ver bana .. ya da beni öylesine sert öylesine umarsız kıl ki bu yalnızlığı dert etmeyeyim kendime .."
duydu Allah yakarışlarını Şems'in .." tamam " dedi vereceğim sevdiğini ama ne adarsın bana ..
hiç düşünmeden "başımı" dedi Şems .. biliyordu zira aşkın kudretini .. ve o kadar ulviydi ki sevgisi .. bir kere göreyim yüzünü .. bir kere hasbihal edeyim gerçek "aşk" la .. al bu fani canım senin olsun ey Yaradan o güzel canın uğruna ..
Allah tamam dedi .. göstereceğim sana o kutsallardan kutsal canı .. ama gezeceksin 7 iklimi .. bulana değin .. madem istiyorsun aşk ı .. çaba sarfedeceksin , fedakarlık yapacaksın .. ödeyeceksin diyetini Şeb-i Arus'un ..
7 iklimi gezdi Şems .. vardı Şam'a ve bilir gibi bekledi uzun uzun maşukunun gelişini .. karşıladı onu ..
şükretti yıllarca .. ona Mevlana'yı sunan Rabbına .. göğüs gerdi sevdiği için kem sözlere .. lanet dolu bakışlara .. hem ne yapabilirdi ki kem söz gülizardaki bülbüle ? biliyordu .. Mevlana idi onu yoktan var eden .. azaltır mıydı sevgisini , aşkının yüceliğini yine o var edenin yok edeceğini bilmek ? hem zaten bilmiyor muydu sonunu? hiç unutmadı ki geldiğinde zamanı ödeyeceği aşkının diyetini ..
sonra gitti Şems .. diyetini ödemeye ..
sonra kahroldu Mevlana .. giden aşıkının ardından .. minicik balık oldu sonsuz deryada .. semadan topukları kanadı .. ağlamaktan gözleri kanadı .. şükretti yine de Rabbine .. kalbine böyle bir aşk nakşoldu .. Şemsin nefesini soludu diye ..
.......................
sonra ben ..
Şems oldum aradım .. buldum .. soluğunu soludum .. baktım gözlerine .. en derinlerine .. bazen ayna oldu gözler ,, en derinlerimi gördüğüm ,, bazen dipsiz kuyu .. korktuğum ölesiye .. istedim ki aydınlansın yolumuz .. ışığım , ışık saçsın .. gözümün nuru, gönlümü aydınlatsın ..
yürüdüm yine de .. mühim olan aşıkı olabilmekti maşukun zira .. gelecek dedim ferah günler ..
olmadı .. Mevlana'ya Şems , Şems'e Mevlana olunamadı ..
oysa tüm kitaplarımın mürekkepleri dağılmıştı suya .. ve herşey kabulümdü gönülden gelip, ağızdan çıkan ..
ağladım .. kimse duymadı ..
öldüm .. kimse görmedi ..
Şems'e ithafım ..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder