3 Aralık 2010 Cuma

ağaç


ölesim tuttu ..

kaç gündür kaç beyni kemirdim bu lafla .. ölesim tuttu! diorum ama deliler gibi korkuyorum ben ölümden .. mezarlığa girince ağlamaya başlayan bi insan için o mezarlardan birine girip yatmak çok akla yatkın gelmiyo aslında ..

istiyorum ki yok olayım .. toz olayım .. hiç olmamış gibi olayım şu topraklar üzerinde .. 1000 yıl önce küllerim savrulmuş olsun boğazın en güzel köşesinden .. balıklar bile unutsun adımı .. ben , unutayım beni .. ne adım kalsın .. ne de sanım .. geldiğim gibi gideyim sessiz ve sedasız ..

aslında ölmek değil istediğim .. mekan değiştirmek .. kök salamayan ruhum gene göçmek istiyo .. dar geliyo diye açıldığım avrupadan, özledim diye geri dönen ben , tekrar nefes alamıyorum diyip kaçtığı yerde huzur bulamıyo artık .. istiyorum ki .. yepyeni hikayeler yazayım .. hiç adım atmadığım yerleri arşınlıyım .. sadece gideyim ..

herkes ne hali varsa görsün , ama ben yok! olabileyim ..


aslında ne acı .. salamadığım köklerimi tek bir kürek darbesiyle söküp alıyorum taze konumlandığı topraktan .. ve uygun bir coğrafya arıyorum tekrar köklerini salamayacağı .. tutsun diye dibine can suyu diye neden geldim ben pişmanlığı gözyaşı vereceğim bol bol başlarda .. sonra alışıyorum gülümsemesi aydınlatacak herbir yaprağını .. ve yeşerecek tekrar ,, ve son olarak kökleri sağlam olmasın diye hırpalıycam onu .. sağına soluna vurucam bol bol .. ki tekrar hadi dediğimde hazır olabilsin ..

aynada kendime yapamadığım her şeyi ona yapıcam .. ve sonunda dayanamayıp bana, ölecek .. gidecek tek köy orası kalacak zira ..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder